#ZehraBayırİçinAdalet - 17.07.2023 tarihli ilk duruşma sonrası açıklamamız


    24 Temmuz 2022 tarihinde Muğla’nın Milas ilçesinde bir işletmenin göletinde ölü  bulunan Zehra Bayır’ın duruşması dün Bodrum Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. 


Yaklaşık 7 saat süren duruşmada altı sanıktan üçü ve ayrıca tanıklar dinlendi. 


Zehra Bayır’ın otopsi raporunda birden fazla darbe sonucu ve bu darbelerin öldürücü nitelikte olmasından kaynaklı vefat ettiği ortaya çıkmış olmasına rağmen, sanıklar tüm suçlamaları reddedip genç kadının intihar etmiş olduğunu ya da davaya dahil edilmeyen  başka bir fail tarafından öldürüldüğünü ancak kendileriyle hiç bir bağlantısı olmadığı yönde savunmalarda bulundular. 


İlginçtir ki aynı kişiler Zehra Bayır’ın ölü bulunmasının hemen ardından, kadına ait özel eşyalarının toplayıp bir çöp poşetine koymuşlardır. Gerek öldürülen kadının havuzda bulunması gerekse eşyalarının çöp poşetine konulması, sanıklar tarafından işlenmiş olan suçun delilleri karartmalarına yönelik iddiaları doğrular nitelikte.


Zehra Bayır’ın intihar sonucu öldüğünü inandırmaya çalışan birden fazla fail, son zamanlarda artan şüpheli ölüm, intihar senaryosu ile suç delillerini karartarak cezasızlıktan kurtulmaya çatıştıkları anlaşılıyor.


Bodrum Kadın Dayanışma Derneği olarak davaya müdahil talebinde bulunduk. 

Katılma talebimizde,  kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleriyle mücadelenin sadece ülkemizde değil tüm dünyada yakıcı bir sorun olmaya devam ettiğini, devletlerin bu konuda etkin politika ve yasal reformları hayata geçirmek konusunda yetersiz kaldıklarını, bu gerçek karşısında da AİHM’ in Hırvatistan’ a karşı vermiş olduğu TÖLLE  kararına dikkat çektik. 


AHİM bu kararında özellikle Kadına Karşı Şiddet ile mücadele için çalışan Sivil Toplum Örgütleri ve Meslek Kuruluşları olmaksızın KADINA KARŞI ŞİDDET ile ETKİN BİR ŞEKİLDE mücadele edilemeyeceğine dikkat çekmiş ve bu alanda çalışan Sivil Toplum Örgütlerinin kadınların bireysel hak mücadelelerinde yanlarında yer alması gerektiğine hükmetmiştir.


Biz de, dikkatlere getirdiğimiz bu AİHM kararı uyarınca ve Anayasanın 90'ıncı maddesi hükmü gereği derneğimizin davaya katılma talebinin kabulü gerektiğini ifade ettik. 


Mahkeme, mevzuat gereği suçtan doğrudan zarar gören sıfatı olmadığından bahisle katılma talebimizi bu aşamada reddetti. 

Ancak, AHİM’ in son derece önemli bu kararının mahkemeye sunulması halinde, kararın incelenip katılma talebini yeniden değerlendirilmesine karar verdi.

Davaya katılım talebimiz, hak mücadelesi veren kadınların, öldürülen kadınların yakınlarının ve toplumun kadına yönelik erkek şiddetine karşı kamu vicdanının tecellisi ve gerçek adaletin yerine gelmesi adına önemli bir mücadele alanıdır. Erkek şiddetine karşı ve cinsiyetçi yargılamalara karşı feminist mücadelemiz devam edecek.


Duruşma tarihi 5 Ekim saat 9.00’da tarihine ertelendi.


#YaşasınFeministMücadelemiz

#YaşasınKadınDayanışması 

Yorumlar