#ErkekŞiddetiAklanamaz


 #ErkekŞiddetiAklanamaz 

Bodrum Kadın Dayanışma Derneği olarak, Bodrum Belediyesi Özel Kalem Müdürü Serkan Aloğlu’nun Belediye’de çalışan bir kadını darp ve taciz ettiğini öğrendiğimiz andan itibaren sürecin takipçisi olacağımızı belirttik. 

13 Nisan 2022 tarihinde yaptığımız açıklamada özellikle "Şiddet Tutum Belgesi doğrultusunda yapılacak olan soruşturmanın, kadın mağduru gözeterek ve tüm bilgileri saklı kalacak şekilde yürütülmesinin yanı sıra, “her türlü" şiddete karşı bir yerden sürecin işletilmesi ile birlikte faile yönelik gerekli yaptırımların uygulanmasının takipçisi olacağımızı" vurguladık. 

Serkan Aloğlu görevinden uzaklaştırıldı ve soruşturma süreci başladı. 

Anlaşılan o ki, kadınlara yönelik şiddet söz konusu olduğunda alışık olduğumuz yöntemler, erkeğin uyguladığı şiddeti normalleştirme ve meşrulaştırma şeklinde. 

Öyle ki, naif bir düşünce paylaşımı gibi dile gelen ifadeler şiddeti normalleştirme görevini  üstlenerek darp ve taciz edilen, yani bir erkek tarafından  suça maruz bırakılan kadın ile suç eyleminin faili erkeği yani Serkan Aloğlu'nu eşitşeyerek “ceza verilsin”, “şiddet gören ile şiddet uygulayan fail erkeğe ceza verilmeli” diyecek noktaya gelebilmiş durumda.

İnstagram sosyal medya platformunda, hesabını “#bodrum.tc” olarak adlandıran ve açık kimliğini gizleme gereği duyan şahsın yayınladığı yazıda, gerek Belediye içinde gerekse Belediye dışında suça - yani bir hakkın ihlaline - maruz kalan kadına karşı işlenen darp ve tacizi yok sayarak, Serkan Aloğlu'nun sorumlu olması gereken ailesine de atıfta bulunarak, darp edilen kadına karşı argüman olarak kullanarak, şiddete maruz kalan kadına karşı ahlak kisvesi altında yeniden şiddet üretildiğine tanıklık ediyoruz.

Kaldı ki, kişinin kimliğini gizlemesi, “görünmez ve bilinmez olmak”, bir yanıyla şiddet sever erkeklerin özellikle benimsediği yöntemlerden olduğu da gözden kaçırılmamalıdır. 

Bu yöntemin kullanılması ile murad olunan ise, bir kadına karşı işlenen suçu ortadan kaldırmanın yanı sıra, kadını tartışılır hale getirme çabasıdır.

Şiddet uygulayan erkekleri ahlak norm ve kıstasları baz alınarak, "vicdanlara sesleniyoruz" edasıyla uygulanan bu yaklaşımlar yalnızca yeni bir şiddet döngüsü oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda şiddete maruz kalan kadını yalnızlaştırmayı da amaçlıyor. 

❗️Şiddete maruz kalan kadın yalnız değildir! ❗️Yalnızlaştırılmasına asla izin vermeyeceğiz! 

Unutmayalım ki Serkan Aloğlu "sıradan" biri değildir.

Serkan Aloğlu Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras 'ın Özel Kalem Müdürüdür. 

Yani Ahmet Aras'ın beyan ettiği politikaların kamuoyuna aktarılması doğrultusunda planlama yapan, bu politikaların uygulanması süreçlerinde yer alma sorumluluğu olan, kişi anlamındadır.

Belediye Başkanı Ahmet Aras "şiddetsiz ve eşitlikçi bir kent yaratmak için Avrupa Yerel Yaşamda Kadın Erkek Şartı’nı imzalarken bu kapsamda Yerel Eşitlik Eylem Planı hazırlarken, gene bu kapsamda Kadın Danışma Merkezi’ni açarken”, Özel Kalem Müdürü Serkan Aloğlu’nun tüm bu politikalardan anladığı, kendi erkekliğinin taciz ve darp yaklaşımını inşa etmek için kullanmayı uygun bulmuş olmasıdır.

Toplumda asıl mesele edinilmesi gereken husus, Özel Kalem Müdürünün konumunu kötüye kullanıp, görevli olduğu konumun beraberinde getirdiği şiddet karşıtı politikalarına açıkça aykırı davrandığıdır. 

Serkan Aloglu'nun şiddetine sessiz kalmayan, bu şiddeti yargı sürecine taşıyan, kendisi hakkında çıkarılan ve yayılan dedikodu ve karalamalara ve aşağılamalara karşı mücadelesinden vazgeçmeyen kadının koşulsuz ve şartsız yanındayız. 

Unutmayalım ki şiddete maruz bırakılan ve hatta öldürülen kadınların ardından da sıklıkla aynı kadın karşıtı, neredeyse ölümü yada tecavüzü yada dayağı hak etti gibi sözcükler dile getirilir;

"öyle giyinmeseymiş", 

"o saatte orada ne işi varmış", 

"neden şikayet etmemiş", 

"evli adamla ne işi varmış" vb. gibi..

aslında suçu normalleştiren bilinçli ve tanıdık  "suçlamalar" etrafa saçılır. 

Bu suçlamaların, failin şiddet eyleminden ve bu eylemi uygulamaya zemin yaratan zihniyetten hiç bir  fark yoktur.

Bu gibi suça maruz kalan kadınları suçlayıcı ifadeler sadece faili koruyup, aklamaya ve giz perdesi arkasında saklamaya yöneliktir.

Bodrum Kadın Dayanışma Derneği olarak fail kollayıcı bu ifadelerin ve politikaların karşısında olduğumuzu ve Serkan Aloglu'nun şiddetine maruz kalan kadının yanında durmaktan asla vazgeçmeyeceğimizi tekrar beyan ederiz.

Kadına yönelik şiddete karşı çıkmak ve #ŞiddetsizBirBodrumİçin suça maruz kalan kadını suçlayan, maruz kaldığı suçu meşrulaştıran kişilere ve yazılara karşı sessiz kalmayacağız! 

Bodrum Kadın Dayanışma Derneği - 30.04.2022 

#YaşasınFeministMücadalemiz!

#ŞiddetsizBirBodrum

#ŞiddetiKadınlarıSuçlayarakAklayamazsınız! 

#KadınaKarşıŞiddetiNormalleştiremezsiniz!

Yorumlar