Çocuk İstismarının Affı Olmaz! İstismarı Aklama - Yasaları Uygula! Basın Açıklaması ve Eylem Fotoğrafları

20 Mayıs 2020 tarihli TCK 103 yasa teklifine ilişkin basın açıklaması:

İstismarı aklama, İstanbul Sözleşmesi'ni uygula!
Hâlihazırda, yetersiz olan mevcut yasaların daha da derinleştirildiği 2016 yılından bu yana mütemadiyen önümüze gelen çocuk istismarcılarına (tecavüz failerine) evlilik yoluyla affın, bayram sonrası Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldığında ilk gündeme gelecek konulardan biri olduğu konuşuluyor.

İnfaz yasasının geçirildiği gece yarısı ortaya çıkan taslak, yükselen tepkilerin karşısında muhalefetin desteğini alamadığı için meclis gündemine gelemedi. Fakat AKP Milletvekili Said Yüce Twitter hesabından açık bir şekilde tasarının bayram sonrası meclise geleceğini kamuoyuna duyurdu.

Türkiye’nin çocuğa yönelik cinsel istismarda dünyada 3'üncü sırada olduğu, Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre de, Türkiye'de çocuk istismarıyla ilgili dava sayısının son 10 yılda 3 kat arttığını, Türkiye’de cinsel suçların yüzde 46'sının çocuklara karşı islendiği veriler ile sabit. 2002'den bu yana 18 yaşın altında 440 bin çocuk doğum yaptı. 15 yaşın altında cinsel istismara uğratılarak doğum yapan çocuk sayısı 15 bin 937 olarak kayıtlara geçti. Ve her geçen gün televizyonda, sosyal medyada çocuk istismarını açık açık savunanlar artıyor.

Bizlerin “çocuk yaşta evlilik” yani çocuğun zorla evlendirilmesi olarak tanımladığı, ancak ataerkil merkezli iktidarın ‘’bir kerelik af’’  adıyla gizlemeye çalıştıklarının, tecavüz suçunu evlilik adı altında masumlaştırıldığını, hatta suç olmaktan çıkartıldığının farkındayız.

Tecavüzün suç sayılmaması için, evlendirme bahanesi ile 13 yaşındaki kız çocuklarının 28 yaşındaki yetişkin erkeklerle zorla evlendirmenin meşrulaştırılmaya çalışıldığının farkındayız.  

            “Bir kerelik af” diyerek bu tasarıyı alelacele geçirmek iddia edilen sorunu çözmeyecek! Aksine, ileride yeniden bu tip aflara ihtiyaç olduğunun iddia edilmesine sebep olacak. Aralanan bu kapı kız çocuklarının çocukluğunu ellerinden alacak, evlilik yaşını fiilen 13’e indirecek.

Bu yasa bizlere, “15 yaşında bir kız çocuğuna tecavüz edildiğinde, suçu işleyen fail ile evlenmesi sonucu yani failin artık çocuğun yasal olarak kocası sayılması halinde, işlediği suçtan dolayı suçsuzdur”, diyor. Ancak evliliklerde de partnerin rızası yoksa böylesi bir davranışın amasız fakatsız tecavüz suçu olduğunu, yani TCK’gereği de suç olduğunu hepimiz biliyoruz. Evlilikle veya failin bir kadının kocası olması, tecavüzü meşrulaştıramaz, bu suç aklayamaz ve dolayısıyla suç olmaktan hiçbir gerekçe ile çıkartılamaz!

Bu yasa tasarısı kimi koruyor, kimi cezalandırıyor?
Tasarı, tecavüz kavramını ortadan kaldırıyor! Cinsel istismara maruz kalmış kız çocuklarının ise hayatını karartıyor! Bu tasarının meclisten geçmesi, çocukların devlet eliyle sistematik olarak tecavüze mahkûm edilmesi anlamına geliyor! Buradan bir kez daha söylüyoruz ki beyinsel ve fiziksel gelişimini tamamlamamış kendi bedenini tanımayan neye hayır demesi gerektiğini bilmeyen çocukların rızasından bahsedilemez. Bu gerçeklikle yaklaşacak olursak çocuğa yönelik cinsel davranış cinsel istismardır! Suçtur! Affedilemez! Yaşasın kadın dayanışması! Yaşasın feminist mücadelemiz! 20.05.2020 - 
Bodrum Kadın Dayanışma Derneği






























[Sevgili Cana Üngün'e fotoğraflar için teşekkür ederiz. Dayanışmayla!]

Yorumlar